DİJİTALLEŞME, GÜNÜMÜZ DÖNÜŞÜMÜNÜN YAPITAŞINI OLUŞTURUYOR. İŞ DÜNYASI DA ÇOĞU YÖNÜYLE HER GEÇEN GÜN KATLANARAK DİJİTALLEŞİYOR. BU DİJİTALLEŞME, ŞİRKETLERE OLUMLU ETKİLER YARATSA DA BERABERİNDE BİRÇOK TEHLİKEYİ GETİRİYOR. WATCHGUARD’IN TEHDİT MANZARASINA GÖRE İŞLETMELER GÜNDE 75.520 SALDIRIYA MARUZ KALIRKEN, PWC RAPORUNA GÖRE İSE İŞLETMELERİN SADECE YÜZDE 2’Sİ SİBER DAYANIKLILIK ÖNLEMLERİNİ TAM OLARAK UYGULUYOR.

Dijital dönüşümle birlikte şirketler, hızla artan ve evrilen siber tehditlerle karşı karşıya kalıyor. Güçlü güvenlik önlemleri alınsa da siber saldırganlar sürekli yeni yöntemler geliştirdiği için, işletmelerin bu tehditlere karşı sürekli olarak uyum sağlayabilen, dayanıklı bir savunma yapısına sahip olmaları gerekiyor. WatchGuard’ın tehdit manzarasına göre işletmeler günde ortalama 75.520 saldırıya maruz kalıyor. Bu rakam işletmelerin tespit ve müdahalenin ötesine geçmesi gerektiğinin ciddiyetini vurguluyor. Buna ek olarak yayınlanan PwC raporu, ankete katılan teknoloji liderlerinin yüzde 66’sının siber riski önümüzdeki 12 ay boyunca önemli bir öncelik olarak görmesine rağmen, kuruluşların yalnızca yüzde 2’sinin siber dayanıklılık önlemlerini tam olarak uyguladığını ortaya koyuyor. Şirketlerin yaşanacak herhangi bir saldırıya karşı önceden adaptasyon ve stratejik bir planlamanın sonucu olan proaktif hazırlığı oluşturması büyük önem taşırken, dayanıklı bir güvenlik mimarisine sahip olmak için belirli önlemlerin alınması ve uygulanması gerektiğini ifade eden WatchGuard Türkiye, Yunanistan ve MEA Bölge Müdürü Yusuf Evmez, şirketlerin siber dayanıklılığını artıracak yedi adımı bakın nasıl paylaşıyor? 

PAROLA YÖNETİCİLERİNİ KULLANIN

Parolalar yetkisiz erişime karşı ilk savunma hattıdır, ancak aynı parolanın tekrar kullanılması veya zayıf parolaların tercih edilmesi savunma güçlerini azaltır. Parola yöneticilerini kullanmak ise bu sorunu benzersiz ve güvenli parolalar oluşturup saklar. Böylece hatırlama ihtiyacını ortadan kaldırır ve güvenlik açığı riskini çözer. 

ÇOK FAKTÖRLÜ KİMLİK DOĞRULAMASINI KULLANIN

Çok faktörlü kimlik doğrulaması, yetkisi olmayan kullanıcıların erişim kazanmasını zorlaştıran ek koruma katmanları sağlar. Siber saldırganlar bir parola elde etmeyi başarsa bile, anlık bildirim veya belirli bir mobil cihazdaki geçici kod gibi ikinci bir faktörü atlayabilmeleri pek olası değildir. MFA, kimlik avı saldırılarını ve diğer yaygın tehditleri önlemek için gereklidir. 

YAZILIM GÜNCELLEMELERİNİ VE YAMALARI UNUTMAYIN

Yazılımları güncel tutmak, istismar edilebilir güvenlik açıklarını düzeltmek için 

Düzenli güncellemeler ise sistemlerin yeni ortaya çıkan tehditlere karşı korunmasını sağlıyor. Kritik güvenlik açıkları için ayda en az bir kez olmak üzere erken ve sık sık yama yapmak önemli. 

UÇ NOKTA KORUMASI SAĞLAYIN

Uç nokta güvenliği yalnızca tek tek cihazları korumayı değil, aynı zamanda tüm altyapınızı güçlendirmeyi de içeriyor. Bu, düzenli güvenlik denetimleri gerçekleştirmeyi, proaktif tehdit algılama stratejileri uygulamayı ve olası olayları yönetmek için etkili yanıtlar planlamayı içerirken, tüm uç nokta çözümleri aynı değildir; sıfır güven politikaları uygulayan gelişmiş bir EDR seçmek önemlidir.

BİR MDR HİZMETİNE SAHİP OLUN 

En yüksek güvenlik seviyesine ancak yönetilen güvenlik hizmetleri ile ulaşabilirsiniz. Bir 7/24 MDR hizmeti, uzmanlar tarafından sürekli izlemeyi garanti eder, tüm varlıklarınızın uygun şekilde korunmasını sağlar, sizi bilgilendirir ve potansiyel bir saldırının ilk aşamasında şüpheli herhangi bir faaliyete göre hareket eder. 

DNS FİLTRELEMESİ YAPIN

Bu araç, kurumsal ağdan internet sitelerine erişimi analiz eder ve kontrol eder, kimlik avı girişimleri veya kötü amaçlı yazılımlar gibi tehlikeli içerikleri engeller. Bu şekilde, kullanıcıların yanlışlıkla zararlı kaynaklara erişme olasılığını önemli ölçüde azaltır. 

SİBER GÜVENLİK EĞİTİMİ VERİN

Birçok çalışan günlük alışkanlıklarının kurumun güvenliğini nasıl tehlikeye atabileceğinin farkında değildir. Onlara en iyi uygulamalar konusunda eğitim vermek insan hatalarını azaltır ve siber saldırılara karşı savunmanızı güçlendirir.
 

ŞİRKETİNİZİ KORUMAK İÇİN BÜTÜNSEL BİR YAKLAŞIM BENİMSEMEK SALDIRILARA KARŞI ÖNEM TAŞIYOR 

Siber saldırılara karşı gerçek bir dayanıklılık elde etmek için, çalışanlardan üst yönetime kadar kuruluşunuzun tüm seviyelerini kapsayan bütünsel bir yaklaşım benimsemeniz gerekir. Bu bağlamda, bütünleşik güvenlik yetenekleri platformuna sahip olmak kritik önem taşıyor. Bu platformlar, izole araçların parçalanmasını ortadan kaldırarak yönetimi kolaylaştırıyor ve tehditlere yanıt verme yeteneğini geliştiriyor. Örneğin WatchGuard’ın Bütünleşik Güvenlik Platformu, otomasyon, entegrasyon ve merkezi görünürlük yoluyla güvenliği kolaylaştırır. Bu yaklaşım operasyonel maliyetleri azaltıyor ve parçalı çözümler kullanıldığında ortaya çıkan güvenlik ihlallerini kapatmanıza olanak tanıyor. Bütünleşik bir çözüm uygulamak, siber dayanıklılığınızı güçlendirmek ve operasyonel sürekliliği sağlamak için belirleyici bir adım olabilir. Buna ek olarak, kuruluşunuzun özel ihtiyaçlarını anlayan ve proaktif destek sunan güvenilir bir MSP ortağıyla iş birliği yapmak büyük fark yaratabilir. Yapılan iş birliği, zorluk seviyesi ne olursa olsun, işletmenizin giderek dijitalleşen bir ortamda en değerli varlıklarını korumaya hazır olmasını sağlıyor.